Karaköy Perşembepazarı’nda Galata Mahkemesi sokağından girince karşımıza çıkan, çan kulesine benzeyen minaresinin üzeri külahlı yapıdır.
Karaköy Perşembepazarı’nda Galata Mahkemesi sokağından girince karşımıza çıkan, çan kulesine benzeyen minaresinin üzeri külahlı yapıdır.Halk arasında; 8.yüzyılda Arapların şehri kuşattıkları sıralarda arap komutanı Mesleme bin Abdülmelik tarafından yaptırıldığına inanılıyor. Halbuki, hem binanın latin etkileri olan gotik tarzdaki yapısı, hem de Bizans Sanatı uzmanı Prof.Dr.Semavi Eyice’nin de savunduğu gibi Arapların kuşatma sırasında Galata’yı hiç alamamış olmaları, binanın aslında eski bir kilise olduğunu daha fazla düşündürüyor.
Cenevizliler, Galata’yı koloni haline getirdikleri 13.yüzyılda, Aziz Dominik adına bir katedral olarak yaptırmış olmalılar. Nitekim, 1913 yılında yapılan tamiratta, zeminden kitabeli ve armalı latin mezar taşları çıkmış ve Arkeoloji Müzesi’ne taşınmıştır.1475 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından camiye dönüştürülen yapının adının, 1492 yılında Endülüs’ten göçeden Arapların cami etrafında yerleşmelerinden geldiği düşünülüyor.
Beş bin kişilik kapasitesi olduğı söylenen caminin geniş avlusunun ortasında, II.Mahmut’un kızı Adile Sultan’ın yaptırdığı bir şadırvan bulunmakta. Avluya bakan duvara bitişik türbenin ise Mesleme bin Abdülmelik’e ait olduğuna inanılıyor.